BİR SORU BİR CEVAP

  • Soru : Düzenli egzersiz, spor yapamıyorum. Hareketimi nasıl artırabilirim?
  • Cevap:

    Adım sayınızı artırarak!

    İşte size günlük hayatınızda adım sayınızı artırmaya yarayacak, her birinizin rahatlıkla yapabileceği bazı basit öneriler:

    1. Kısa mesafeleri yürüyün! “Ne faydası olacak?” demeyin, 30 dakika boyunca orta tempoda yapacağınız yürüyüşler size 3000-4000 adım olarak geri dönecektir.

    2. Uygun olduğu zamanlarda aracınızı bırakın, toplu taşımayı kullanın.

    3. Aracınızla gidiyorsanız otoparkta en uzak noktaya park edin.

    4. İş yerinizde çayınızı, suyunuzu kendiniz alın, faks ve fotokopi gibi işleri kendiniz yapın.

    5. Asansör kullanmamaya özen gösterin.

    6. Güzel havaları fırsat olarak düşünün ve dışarı çıkın, yürüyüşler yapın.

    7. Çocuklarınızla birlikte beden hareketlerini artıran oyunlar seçin ve onlarla birlikte oynayın.

  • Soru : Vitamin-Mineral Takviyesi Hangi Durumlarda Yapılmalıdır?
  • Cevap:

    Yeterli ve dengeli beslendiğinizden eminseniz, ihtiyaç duyulan tüm vitamin ve mineralleri karşılıyorsunuz demektir, bu durumda destek almanız doğru olmayabilir. Ancak bazı özel durumlar destek almayı gerektirebilir.
    Örneğin,
    • Yeterli beslenemeyenler veya çok düşük kalorili beslenenler
    • Menopoz dönemindeki kadınlar
    • Gebelik ve emziklilik dönemindeki kadınlar
    • Bazı bebekler
    • Ağır menstrüel (adet) kanaması olan kadınlar
    • Bazı vejetaryenler
    • Emilim bozukluğu, Karaciğer bozukluğu veya sindirim sistemi problemi olanlar

    Önerim, vitamin-mineral kullanımına ihtiyacınızın olup olmadığını bir doktora veya diyetisyene danışarak belirlemeniz.

  • Soru : Margarin, Tereyağ, Zeytinyağ ve Balık Gibi Besinlerde Hangi Tip Yağ Vardır?
  • Cevap:

    Oda ısısında katı halde olan yağlar doymuş yağlardır.

    Tereyağı, margarin, hayvanların kuyruk ve iç yağları, kırmızı et, tavuk eti, süt, yoğurt, peynir, palmiye yağı ve hindistan cevizi yağı gibi besinler doymuş yağ içerir.

     

    Oda ısısında sıvı halde olan yağlar ise doymamış yağlardır.

    Zeytinyağı, ayçiçek yağı, mısır özü ve soya yağı gibi besinler doymamış yağ içerir.

     

    Kimyasal yapıları nedeniyle tekli ve çoklu doymamış yağ asitleri olarak 2 alt gruba ayrılır.

     

    Tekli doymamış yağ asitlerine kanola, fındık, yer fıstığı ve zeytinyağı örnek verilebilir.

     

    Omega-3, balık, mısır özü, soya ve ayçiçek yağı ise çoklu doymamış yağ asitlerine örnektir. Deniz ürünlerindeki yağların büyük bir kısmı yine çoklu doymamıştır.

  • Soru : Kırmızı Şarap Kalp İçin Yararlı Mı?
  • Cevap:

    Orta düzeyde alınan her tür alkolün kalp hastalığı riskini azalttığı, düşük miktarda alınan alkolün ise iyi kolesterolü ( HDL-kolesterol) yükseltmeye ve kötü kolesterolü (LDL-Kolesterol) oluşumunu önlemeye yardımcı olabileceği yönünde çalışmalar vardır. Yani alkol alan bireyler için günde bir içkinin yararının olduğunu bilmeniz önemlidir. Ancak yapılan tüm araştırmalara rağmen, ‘”Kırmızı şarap, kalp hastalığına karşı koruyucu mudur?” sorusunun tam bir cevabı, alkolün diğer etkileri nedeniyle, verilememektedir.

    Alkol tüketmiyorsanız kalbinizi korumanız için başlamanızı gerektirecek bir neden de yoktur.

    Unutmayalım ki, kalp sağlığımızı korumada; sağlıklı beslenmek, hareketli yaşam, stres yönetimi ve sigara kullanmamak en önemli ve en geçerli olan yollardır.

  • Soru : Posa Nedir? Yararları Nelerdir?
  • Cevap:

    Posa veya lif, sindirim enzimlerinden etkilenmediği için vücudumuzun sindiremediği, bitkilerde bulunan ve enerji vermeyen, kompleks karbonhidratlara verilen isimdir.

    En iyi kaynakları nelerdir?

    Kuru baklagiller (nohut, mercimek, kuru fasulye, iç börülce, iç bakla, vb), tam buğday, kepek, sebze ve meyveler, yulaf ve çavdar posa yönünden zengin besinlerdir.

    Posa içeriğinden zengin beslenmek için 5 önemli neden



    1.Formda kalmanıza ve vücut ölçülerinizin korunmasında yardımcı olurlar. Çünkü bu tip besinler;

    *Yağ oranı düşük ve kalori bakımından fakirdir.
    *Daha uzun çiğnemenize neden olarak yemek yemenizi yavaşlatır ve daha az yemenizi sağlar.
    *Şişkinlik yaratma özellikleri sayesinde uzun süre tokluk hissi verir ve atıştırma ihtiyacınızı ortadan kaldırır.

    2.Kabızlığı ve onunla birlikte oluşabilen diğer rahatsızlıkları (hemoroid, divertikül) önler.

    3.Kolon ve rektum gibi bazı kanser türlerinin önlenmesine yardımcı olur.

    4.Diyet kolesterolünün daha az emilmesini sağlayarak, kötü kolesterol (LDL kolesterol) düzeyini ve total kan kolesterol düzeyini düşürmeye yardımcı olur.

    5.Kan şekeri seviyesinin kontrol altına alınmasına yardımcı olarak diyabetlilerin insülin veya ilaçla tedavi gereksinimini azaltır.

    Günlük posa ihtiyacı 25-30 gramdır.

  • Soru : Bir Gün de Ne Kadar Su Tüketmeliyiz?
  • Cevap:

    Su, insan yaşamı için oksijenden sonra gelen en önemli besin öğesidir. İnsan vücudunda ve yeryüzünde en fazla bulunan maddedir. Bir çoğumuzun bildiği basit bir formüle sahiptir: H2O. Yetişkin bir insanın vücudunun yaklaşık %55-%75’i sudur (yaklaşık 38-46 litre). Bu yüzdeler; kişiye, vücut bileşimine, yaşa, cinsiyete ve diğer faktörlere bağlı olarak değişir. Yağsız doku, yağ dokusuna göre çok daha fazla su içerir. Yağsız kas dokuları yaklaşık olarak %73, vücut yağı ise %25 oranında su içerir. Kadınlara göre daha yüksek oranda kas dokusuna sahip erkekler vücutlarında daha fazla miktarda su taşırlar.

    Vücuttaki su oranının yeterli düzeyde tutulması yaşamsal önem taşıdığından vücuttan kaybolan miktardaki suyun geri alınması zorunludur. Yetişkinlerde günlük ortalama 2.5 lt su ter yoluyla (oturduğumuzda ya da konuşurken bile), idrarla, dışkıyla ve solunumla kaybedilmektedir.
    Vücudumuzun kullandığı suyun bir kısmı içtiğimiz su ve diğer içeceklerden, bir kısmı besinlerin içinde bulunan sudan, belirli bir miktarını da besin öğelerinin metabolizması sonucu ortaya çıkan sudan karşılanır.

    Fiziksel aktivite gibi bir çok vücut fonksiyonunda ısı üretimi olur. Bu durumda artan vücut sıcaklığı terleme yoluyla düşürülerek optimum düzeyde tutulur. Vücut hücrelerinde oksijen ve besin öğeleri ile atım ürünlerinin taşınması su sayesinde gerçekleşir. Ağız, gözler ve burun gibi vücut dokularının nemlenmesi ve kabızlığın önlenmesinde dışkının yumuşaması yine su sayesinde gerçekleşir. Su, vücut organlarının ve dokularının korunmasına yardımcı olur ve eklemlere destek sağlar.

    Vücuttaki kan, gastrik sıvı, tükrük, amniyotik sıvı ve idrar gibi vücut sıvılarının büyük bir kısmı sudur.

    Günlük su ihtiyaçımız, her bir kalori için 1-1,5 ml’dir.